My Jewelry Fashion

  Dünya kadınlar günü, son yıllarda sevgililer günü, hayvanları koruma günü ve şimdi sayamadığım bir çok günü anmaya, kutlamaya başladık. Aslına bakılırsa dünya kadınlar günü aralarında gerçekten en çok kutlanması ve anılması gereken günlerin başında geliyor. Şöyle bir eskilere dalıp düşüncelerimize Annelerimizi getirsek, zaten Kadınların her şeyin en iyisini hakkettiği gerçeği kendiliğinden ortaya çıkıyor. Annemin hiç yorulmadan, sesi çıkmadan elde saatlerce çamaşır ve bulaşık yıkadığını hemen hatırlayabiliyorum. Hatta bizi layık bir şekilde giydirme, üç çeşit yemek yapma  cabası ; Sizlerde bu satırları okurken benim hissettiklerimi hissediyorsunuzdur.   Yazdıklarım tipik Türk kadını anlatıyor. Birde ağır şartlarda çalışan, şiddet gören ve değeri bilinmeyen kadınlarımız var. Dünyanın her yerinde var. Maalesef azalmasına rağmen günümüzde de kadına şiddet  var. Fiziksel üstünlüğünü hasta bir şekilde doğal üstünlük olarak gören İnsan müsveddeleri hala yeryüzünde var. 

 Önümüzdeki hafta İstanbul jewellery show başlıyor. ( İstanbul Mücevher fuarı ) Bir önceki yazımda sektörün durgunluğundan ve bizim bu dönemi nasıl geçirdiğimizden bahsetmiştim. Yazıyı okuyanlar bilir doğal olarak bu dönemi model yaparak geçiriyoruz. Zincirlerin dansı başlıklı  yazımın bir kısmında yaptığım modellerin toplu versiyonunu yapacağımı belirtmiştim. Geçtiğimiz hafta atölyede çalışmalar bu yöndeydi. Hazır fuarda gelmişken sunum için daha fazla modele sahip olmuş durumda olacağız.  Top Top   Son yazılarımın hemen hepsinde bahsediyorum. Toplu ürünler çok ilgi görüyor. Özellikle Ortadoğu, Irak ta çokça ilgi gören, üzerinde parlak toplarla tasarlanmış ürünler geçtiğimiz seneden beri hızını arttırarak devam ediyor. Vicenza fuarındaki izlenimlerimde hatırlarsanız bu yöndeydi. Doğal olarak üretim yapan ülkeler başta Italya ve Türkiye olmak üzre tasarımlarını hareket olan bu bölgeye göre yapıyorlar. Bizim atölyede bu hafta çeşitli ebatlarda top kullanarak yeni model